Devamını Oku »
Yayınevi:
Boran Yayınevi
Yazarı:
Mehmet Akdemir
Yayın
Tarihi: Nisan 2023
GİRİŞ
Bu Bir F
Tipi Hücre Günlüğüdür…
‘Yüksek Güvenlikli
F Tipi Hapishane’nin birinde verilen “hücre cezası” sırasında tutulmaya
başlanmış kısa süreli (10 gün) ama yoğun
yaşanmış,
öncesinde ve sonrasında yaşanan, yaşatılan “hücre cezası” uygulamalarına, bu
uygulamaları -ağır tecrit işkencesini- yürüten
zihniyete
dikkat çekmeyi amaçlayarak yazılmıştır.
Çok daha
ağır koşullarda yaşatıldığını bildiğimiz örneklerin var olduğu gibi, teslim
alamadıkları için artık bir anlamı kalmadığından,
3 hücre
cezası verip infaz yakmayı rutinleştirdikleri için, sadece dosya üzerinden
uygulamanın (bulunduğun hücrede) yürütüldüğü örnekler
de
mevcuttur..
Elbette,
nasıl yaşanırsa yaşansın, en önemli kısıtlaması uzun süreli olarak “Açık görüş”
hakkını ortadan kaldırması, sevdikleriyle
kucaklaşmasının
engellenmesidir. Tecrit politikasının hedefleri ile ilgili bir cezalandırma,
baskılandırma, boyun eğdirme ve teslim alma
amaçlanmaktadır.
Burada
önemli olan hapishaneleri yönetenlerin zihniyetidir. Genelgede (45/1)
yazıldığı, Adalet Bakanı’nın imzalamasının hemen
ardından
süreyi daha da uzatacağı sözünü verdiği halde, tecridi kabul ettiren ve kısmen
gerileten bir adım olarak 10 saatlik sohbet
hakkı tüm
hapishanelerde halen uygulanmamaktadır.*
En temel
sosyal, kültürel ihtiyaçlar, kırtasiye vb. malzemeler ve uluslararası
sözleşmelerle bağlanan haklar gasp edilmekte, tedaviler
geciktirilmekte,
mektuplara, fakslara el konulmakta, sansür
Yazının
kaleme alındığı ilk günlerde ayakkabı araması bahanesiyle engelleniyordu.
Sonraki yıllarda önce 6 saat, kimi hapishane- lerde direniş nedeniyle 8 saate
kadar
çıkarılmıştı. 2020 Mart’ındanbu yana Covid-19 salgını nedeniyle tümden
kaldırıldı.^
işletilmektedir.
Bunlarla birlikte fiziki işkence de çeşitli biçimlerde sürdürülmekte, adli,
siyasi ayrımı gözetmeksizin uygulanmaktadır.
Bu yanlarıyla
ele alındığında, bu topraklar üzerinde hayata geçirilen hapishane yönetimi
zihniyeti ZİNDANCILIK zihniyeti olarak hiç
değişmemiştir.
Bu bakış
açısıyla, tüm F Tipi hücre hapishaneler için, modern zamanların, Yedikule
Zindanları’dır veya Magosa zindanıdır demek abartı olmayacaktır.
21. yüzyıl
Türkiye’sini yönetenlerin, baskıcı, diktatör 2. Abdülhamit’e benzemeye
çalıştığı bir yönetme zihniyetinden ne beklenir ki zaten. Mahkemeleri çadır
mahkemeleri haline getirenlerin hapishaneleri de Yedikule, Magosa gibi olacaktı
kuşkusuz.
Onlar 21.
yüzyılın tiranları olarak, modern zamanların Yedikule zindanlarında tüm
insanlık dışılıklarıyla zindancılıklarını sürdüredursunlar, bizler de tarihte
dünden bugüne direnen tüm halkların ve önderlerinin bizimle her daim birlikte
olduğu bu hücrelerde direnmeye devam edeceğiz.
Taa ki,
canımızdan çok sevdiğimiz dört bir yanı cennet vatanımızda, tüm yoksullar
ezilenler özgürleşene, bağımsız, demokratik ve sosyalist bir Türkiye’yi
yaratana kadar.
0 Reviews