
Derleyen: Mahir Bektaş
Yayınevi: Halk Cephesi Yayınları
Basım Tarihi: Mart 2018
Devrimciliği yeniden tanımlıyoruz.
Devrimciliğin tarihsel tanımında
yerinden oynayan, paslanan ve çarpıtılan çivilerini, yeniden yerine çakıyoruz.
Devrimcilik Devrim dünyanın en
kutsal alt üst oluşu, devrimcilik, dünyanın en soylu damarıdır.
Dünyanın devrimlere ihtiyacı var.
Dünya halklarının devrimcilere
ihtiyacı var. Bu ihtiyaç, tarihseldir, bilimseldir, gerçektir.
Tarih boyunca sömürüye, zulme,
haksızlığa, adaletsizliğe karşı çıkanlar, bu soylu damarın
Sürdürücüleri oldular. Haksızlığa
isyan eden her devrimci, devrimcilik tanımına kendinden bir şey ekledi. Köle
ayaklanmalarının önderi Spartakus’ten başlar tanım. Baba İshak
Ayaklanmaları'ndan Dersim isyanına, Avrupa’nın köylü ayaklanmalarından Celali
isyanlarına uzanan direniş ve savaşlar içinde tanımlanır devrimcilik. Marks'la,
Engels'le, Lenin'le, Stalin'le, Mao'yla, Castro'yla,
Che'yle yeniden tanımlanır.
Mahirler, o tanımı ülkemizde ete kemiğe büründürürler.
Emperyalizmin ağır kuşatması
altında Dayılarla devrimcilik yeniden tanımlanır. 122 şehitle yeniden
tanımlanır.
Devrimi ve devrimciliği yeniden
tanımlama ihtiyacını doğuran; bir, devrimciliğe yönelik karşı-devrimden ve
reformizmden gelen çarpıtmalar, iki, hayatın ve kavganın ihtiyaçlarıdır.
Devrim, dünyanın en büyülü kavramıdır. Karşı-devrimciler, faşistler, gericiler
bile, yaptıklarını "devrim"
diye, kendilerini "en büyük devrimci" diye sunarlar. Devrim ve
devrimcilik öylesine güçlü, öylesine meşru kavramlardır.
Devrimcilik, dünyanın en arınmış kavramıdır. Düşmanlarımız bile bizi eleştirirken "böyle devrimcilik mi olur?" derler çoğu zaman. Farkında olarak olmayarak, devrimciliğin
hatasız, tertemiz bir davranış biçimi olduğunu söylemiş olurlar.
Devrim ve devrimciler, tarih boyunca egemenlerin korkusu, kâbusu
olmuş iki kavramdır.
Yüzyıllar boyu, en ilkelinden en
modernine kadar, tüm propaganda araçlarını, devrimi ve
Devrimcileri kitlelerin gözünde
mahkûm etmek, olumsuz göstermek için
kullanmışlardır.
"Görüldükleri yerde boyunları
vurulsun" diye kral buyrukları, padişah fermanları yayınlandı devrimciler
için.
"Modern
zamanlarda",
"uygarlığın" en yüksek
karar organlarında, Avrupa Birliği
Parlamentosunda, Birleşmiş
Milletlerde, "terör listeleri" yayınlayıp, devrimci örgütleri
"tehlikeli örgüt" ilan ettiler, başlarına ödül koydular!
Eşkıya dediler. Anarşist dediler.
Terörist dediler.
Anarşist değil, terörist değil,
devrimciyiz.
Devrim, eskiyen,
çürüyen bir düzenin yıkılıp,
yerine yenisinin kurulmasıdır.
Devrimci, eskiyi yıkıp, yeniyi
kurandır.
Eski; sömürendir,
sömürgeleştirendir, zulmedendir,
adaletsizdir, işkencecidir, halka düşmandır.
Gençliğe, çocuklara düşmandır.
Uyuşturucuyu, fuhuşu, kumarı yayandır. Doğayı katledendir. İş
Katliamlarının sebebidir.
Yeryüzünü, halklar için cehenneme, tekeller için cennete çevirendir.
Tersine çevirin, devrimi ve
devrimciyi tanımlamış olursunuz.
Başta ülkemiz olmak üzere,
yeryüzünü, burjuvazi için, emperyalist tekeller için cehenneme,
Halklarımız için cennete
çevireceğiz.
Tarih boyunca, anarşist demişler,
terörist demişlerdir. Fakat bugün,
devrimcilik tanımına yönelik en büyük tahribat, karşı-devrimden değil,
soldan gelmektedir.
O saldırılar, tanımın hangi yönünü
tahrip ediyorsa o yanını güçlendirerek yeniden tanımlıyoruz devrimciliği.
Devrimcilik
Bu kitabın yazılış nedeni işte
budur.
Kitabımızın ilk bölümünde, devrimciliğin tanımı yer alıyor.
Bu tanımın temel özelliklerini
ortaya koyuyoruz. İkinci bölümde, "Devrimciliğin iki Kaynağı" yer
alıyor iki kaynak:
Bir; Halk ve Vatan Sevgisi iki;
Sınıf ve Tarih Bilinci.
Devrimcilik, bize, halk
ve vatan sevgimizin, sınıf ve tarih
bilincimizin talimatıdır.
Üçüncü bölümde, devrimciliğin üç
bilimsel ayağı anlatılıyor.
Felsefe, Ekonomi Politik, Bilimsel
Sosyalizm. 'Nasıl düşüneceğiz?" sorusunun cevabını felsefede, "Nasıl
Savaşacağız?" sorusunun cevabını
Ekonomi Politik'te, "Nasıl
Yaşayacağız?" sorusunun cevabını ise, Bilimsel Sosyalizm'de buluyoruz.
Kitabımızın dördüncü ve beşinci
bölümünde, devrim- çiliğe yönelik tanımları zenginleştiriyoruz.
Cephelilerin hayatın ve pratiğin
içinde yaptığı devrimcilik tanımları, yüzlerce "devrimcilik nedeni",
yüzlerce "savaşma nedeni" yer alıyor.
Son olarak, bütün bu gerçeklerin
ışığında diyoruz ki;
DEVRİMCİ OLMAK, CEPHELİ OLMAKTIR!
Bu, bizim sübjektif bir yorumumuz
değildir.
Bu, hala devrim iddiasını
sürdürüyor olmamızın sonucudur.
Bu, herkes silahlarını gömerken,
eritip heykel yaparken, sosyalizm adına, devrimcilik adına Avrupa
Emperyalizmine üyeliği savunurken, Amerikan emperyalizmiyle işbirliği yapmak
"normal" görülürken, "direnen ve savaşan sadece biziz"
diyebilmemizin sonucudur.
DEVRİMCİ OLMAK, CEPHELİ OLMAKTIR!
Çünkü emperyalizme karşı
bağımsızlık faşizme karşı demokrasi, kapitalizme karşı sosyalizm, diyen netliğe
sadece biz sahibiz.
Çünkü açık, kesin ve net olarak, bedeli ne olursa olsun tüm dünyaya ilan
ediyoruz ki,
Emperyalizmi KOVACAĞIZ Faşizmi
YIKACAĞIZ Kapitalizmi Yok Edeceğiz.
Cüretle ve açıklıkla diyoruz ki,
Emperyalizmin Mağduru Değil,
Celladı Olacağız.
Bütün bunları bu kadar açık ve net
söyleyen kim varsa, devrimcilik onunla tanımlanır.
Bu kitapla, sadece bir tanım yapmıyoruz.
Sadece bir "durum
tesbiti" yapmakla yetinmiyoruz. Bu kitap,
DEVRİME VE DEVRİMCİLİĞE BİR
ÇAĞRIDIR.
Türkiye ve dünya halklarına, en
başta da gençliğe bir çağrıdır.
Dünya halklarının devrimden başka
ÇÖZÜMÜ, devrimcilerden başka UMUDU yoktur.
Devrim biziz. Biz yaparsak olacak.
Biz kimiz? Biz halkız. Devrimci
halktır. Onun dışında, uzağında,
üstünde, tepesinde, yanında değildir. Kendisidir.
Tüm Halkımızı Bu Kitapla Devrim’e
Ve Devrimciliğe Çağırıyoruz.
Bu kitapla, kendine devrimci, demokrat,
ilerici, vatan- sever, yurtsever, komünist, sosyalist diyen herkesi,
Devrimcilik Tanımını Ve Bu Tanıma Gore Nerede Olduğunu Sorgulamaya Çağırıyoruz.
YAŞASIN DEVRİM! YAŞASIN DEVRİMCİLER!
Kitabını İndirmek İçin Tıklayınız
Halkın Sesi
Kütüphanesi İçin Tıklayınız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme