Devrimci Sol - Devrim İçin Savaşmayana Sosyalist Denmez
Basım Tarihi: 1994
GİRİŞ
Bugün birçok kadro ve geri unsur hareketimizin içinde
bulunduğu durumu, niçin hala ricatta olduğunu, partileşme sürecinin neresinde
bulunduğunu vb. merak etmekte ve haklı olarak birçok soru yöneltmektedir.
Belirli bir süreden beri yaşanan değişikliklerin farkında olan insanlarımızın,
bunları kavramak doğrultusunda sorular sormasından, kafasında belirsiz kalan
konulara açıklık getirilmesini istemesinden daha doğal bir davranış olamaz.
83'ten bu yana oldukça uzun bir zaman geçmesine rağmen
hareketimizin durumuna ilişkin genel bir değerlendirme yapılmadığı düşünülürse,
hareket kadrolarının kimi konularda belirsizlikler içinde olmalarını
yadırgamıyoruz. Bir devrimci hareket, eleştiri ve özeleştiri kurumunu salt tek
tek insanları için geçerli bir kurum olarak göremez; hareket yönetimi de
kadrolara karşı sorumludur ve bu sorumluluğun gereği yapılanları, olumluluk ve
olumsuzluklarıyla açıklamak, nedenlerini tespit etmek ve özeleştiri kurumunu kendisi
içinde işletmek zorundadır.
Bu anlayış temelinde 83 sonrası sürecin değerlendirilmesi,
özellikle 85 sonunda alınan ricat kararı ile girilen sürecin sorgulanması ve bu
sürecin bu denli uzamasının nedenlerini ortaya koymak gerekiyor.
Bu aynı zamanda, kadrolara, hareketin durumu hakkında
sunulan bir rapor da olacaktır.
89 Kasım'ında özeleştiri kampanyası açıldığında, düşünülen,
sadece tek tek hareket elemanlarının değil, bir bütün olarak hareketin
kendisinin de bir özeleştiri sürecine girmesiydi. Raporlarla birlikte hareketin
ve insanlarının durumu daha yakından görüldü ve bu çok daha gerekli hale geldi.
Raporların alınmasından sonra saflarımızda haklı olarak genel bir
değerlendirmenin yapılması gerektiği düşüncesi ve beklentisi de yaygınlaştı.
Değerlendirme, bu yönüyle raporlara verilen bir cevap niteliği de taşıyacaktır.
Bugüne kadar, kendi hatalarımızdan dersler çıkarmamız
gerektiği üzerinde çokça durduk. Hatalarından dersler çıkaramayan bir hareketin
ilerleyemeyeceği herkesin kabul ettiği genel bir doğrudur. 83
değerlendirilmesinde, yenilgiye neden olan hata, eksik ve zaaflarımızı ortaya
koyarken bu konuya özellikle vurgu yapmış, önümüzdeki süreçte neler yapmamız
gerektiğini belirlemiştik. Ama ne yazık ki, bugün hedeflediklerimize ulaşmaktan
hayli uzaktayız. Zaten ısrarla 'hızlı koşmaktan söz ediyor oluşumuzun nedeni,
bugüne kadar bırakalım koşmayı, yürümekten bile uzak oluşumuz, adeta kaplumbağa
adımlarıyla ilerlemiş olmamızdandır.
Değerlendirme boyunca görüleceği gibi, hareketimiz, 83'te
tespit ettiği hata, eksik ve zaafları aşma konusunda ciddi bir mesafe
katedememiştir. Yenilginin saflarımızda yarattığı etkiler hala sürmekte ve
gereken örgütsel atılımı yapmada oldukça zaman kaybetmiş bulunuyoruz. Bu
değerlendirme kendimizi yenilemede ve kaybedilen zamanı telafi etmede önemli
bir silahımız da olmalıdır.
Yazı içinde 83 sonrası ve ricat sürecinin değerlendirmesine
ek olarak; hareketimizin bugün partileşme sürecinin neresinde bulunduğuna,
parti ve partileşme konusuna nasıl baktığına, partileşme süreci-politik
mücadele ilişkisine, bugünkü koşullarda askeri örgütlenme sorununu nasıl ele
aldığına, Güvenlik Örgütü ihtiyacına; Kürdistan'da örgütlenme ve mücadele
konusuna ve de kadınların örgütlenmesi sorununa da değineceğiz, içinde
bulunduğumuz sürecin tanımlanması ve görevlerimiz konusunda hiçbir belirsizlik
olmamalıdır.
Kitabını İndirmek İçin Tıklayınız
Halkın Sesi
Kütüphanesi İçin Tıklayınız
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme