
Yazar Adı: Engin Gökoğlu
Yayınevi: Boran Yayınları
Basım Tarihi: Kasım 2019
Önsöz
Halkın avukatları, halkın
aydınları, halkın adalet mücadelesinin öncüleridir. Halkın öncüleri, halkın
aydını olarak, halktan gizlenen gerçeği açığa çıkartmaya, halkın haklarını ve
özgürlüklerini gerçekten kullanabilmesi, kazanabilmesi için mücadelenin bir
parçası olurlar.
Halkın avukatları, halkın
bilinç ve vicdanı, halkın sözcüsüdürler. İşte bu nedenle iktidar için “tehlikeli avukatlar”dır onlar. Adalet ve Özgürlük mücadelesi içinde yer
alarak kendi kişisel çıkarlarını bir yana bırakıp, kendi rahatını ve varlığını
tehlikeye atarak, halkın sorunlarının çözümü için çalışanlar tehlikeli olmuştur
iktidarlar için. Bu nedenle tutsak alınırlar. Duvarlar ardına, tecrit
hücrelerine atıldıklarında halkla bağlarını kopararak, onları halktan tecrit
edebileceklerini zannederler. Oysa ne tutsaklık ne tecrit halk için avukatlık yapmalarına
engel değildir. Halkın avukatları tutsaklık koşullarında direnirdiler,
ürettiler. Çünkü krallıkları, imparatorlukları, diktatörleri yıkan ve geleceği
inşa etme kararlılığında olan düşüncelerin gücü- ne duvarlar engel olamazdı.
AKP’nin tecrit ve cezalandırma politikaları halkın avukatlarının güçlü
bilinçleri karşısında aciz kalır.
Direnişler içinde keskinleşir
insan bilinci. Halkın avukatları gözaltına alındıkları andan itibaren
direndiler. İşkenceye, sahte
yargılamalara, on yıllara varan
disiplin cezalarına, hapishanelerin teslim alma uygulamalarına direndiler. Hem
kendilerine karşı yapılan haksızlıklara hem de halka karşı yapılan saldırılara karşı
direndiler. Hem kendi haklarını
savundular hem de tutsak durumda bulunan müvekkillerin haklarını savundular.
Dışarı da nasılsa içeride de öyle sürdürdüler halk için avukatlığı. Bu nedenle
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun dilinden düşmediler. Her fırsatta sözü
avukatlara getirip, onları terörize etmeye, hedef göstermeye devam etti.
Halkın avukatlarından Engin
Gökoğlu bulunduğu Tekirdağ T tipi hapishanesinde hem müvekkilleri için idare
ile sürekli çatışan, hem de sürekli üreten avukatlardan bir tanesidir.
Örneğin Engin Gökoğlu, hapishane idaresi hakkında bir suç duyurusu yazdığı
için işkence gördü. Suç duyurusunu verdiği gün saldırıya uğradı, gardiyanlarca kolu kırıldı. Kolu kırıldığı halde hastaneye götürülmedi,
gelen ambulans geri gönderildi. Buna rağmen, hapishane idaresi işkenceciler
hakkında değil, kendisi hakkında soruşturma açtı. İşkenceciler korundu. Açlık
grevi yaptığında ihtiyaçları ve ilaçları kendisine verilmedi. Vazgeçmedi, geri
adım atmadı, her zaman daha fazlasını, daha iyisini yapmaya devam etti. Kitap
hakkı, iletişim hakkı, sağlık hakkı, savunma hakkı için direndi. Hapishane
idaresinin tecrit uygulamalarının kaldırılması için direndi, tecridi teşhir etti.
Engin Gökoğlu, şimdi
tutsaklık deneyimlerini ve hukuksal bilgisini birleştirip bir tutsağa rehberlik
edecek bir çalışma hazırladı.
Bir tutsağın ihtiyaç
duyabileceği bilgi ve dilekçelerin yer aldığı bu çalışma olabildiğince sade ve öz
bir şekilde hazırlanmıştır. Bir tutsağın ihtiyaç duyabileceği tüm dilekçelerin
örneklerine yer verilmiştir.
Faşizmin hapishaneler
politikasının hedefleri tutsakları siyasi olarak ezmek üzerine şekillenmiştir.
Bu nedenle, yasal hakların uygulanması yaptırıma bağlanmıştır. Hak ihlali,
işkence, keyfi uygulamalar ve yasalardaki muğlak ifadeler, hapishane idaresine
verilen geniş yetkiler bu politikalarla uygulanmasına hizmet etmektedir. Yine
uygulamalar bir hapishaneden diğerine değişiklik göstermektedir. Bu
değişikliğin nedeni, tutsakların direnişi ile haklarına sahip çıkmaları konusundaki
kararlılıktır. Siyasi tutsakların ağırlıkta olduğu hapishanelerde, tutsakların
daha geniş hakları vardır. Elbette, faşizm bu hakları sürekli olarak geri
almaya, kısıtlamaya çalışır. O zaman tutsaklar da direnerek haklarını
korumaya çalışırlar.
Dolayısıyla hapishanelerdeki
hakların güvencesi sağlayan şey direniştir. Haklarını bilen, hapishane
idaresinin hedeflerini kavrayan, insan onurunu korumaya çalışan tutsak ancak
direnerek kendini maddi ve manevi yönden koruyabilir.
Bu broşürdeki bilgiler,
haklarımızı kullanmak, korumak, geliştirmek ve daha iyisini elde etmek yolunda vereceğimiz
mücadele de katkı sunması dileğiyle...
Halkın Hukuk Bürosu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönderme